İçindekiler
Ülkemizde her yıl binlerce trafik kazası meydana gelmektedir. Bu kazaların birçoğu maddi hasarlı olarak kayda geçse de dünya geneline bakıldığında yaralanma ve ölüm oranları ülkemizde alınan birçok önleme rağmen halen istenen seviyelere gelmemiştir. Trafik kazalarında genel olarak kazalar maddi hasarlı, yaralanmalı ve ölümlü trafik kazaları olarak kayıt altına alınmaktadır. Trafik kazası çevremizde çok sık yaşansa da başımıza gelmeden bazı noktaların nasıl aşılması gerektiğini bilemeyebiliyoruz. Bu bakımdan trafik kazalarında kaza sonrası kişilerin bu günkü makalemize konu trafik kazası illiyet bağı noktasına çok dikkat etmeleri gerekir.
İlliyet Bağı Neden Önemlidir?
Trafik kazalarında yaralanan veya sonrasında yada olay anında vefat edenlerle ilgili bazı aksak durumlar ortaya çıkabilmektedir. Bir örnek vererek durumu açıklayalım. X firmasında kurye olarak çalışan Ali. C, çalışırken sipariş götürürken karşı yönden gelen bir araç ile çarpışarak iki aracın karıştığı bir trafik kazası meydana gelmiştir. Bu kaza sonrası motosiklet sürücüsü Ali yaralanarak hastaneye kaldırılmıştır. Hastanede detaylı tetkik yapılmayan mağdur adli muayene formunda her hangi bir sıkıntısı yoktur diyerek taburcu edilmiştir. Aradan geçen günlerde belinde ağrılar artarken tekrar gittiği hastaneye başvurmuştur. Ağrı kesici yapılarak geri gönderilen Ali aradan 1 ay geçtikten sonra yürüyemez duruma gelerek başka bir hastaneye başvurmuş ve belindeki fraktür tespit edilerek tedavisine başlanmıştır. Bu olaydan sonra Ali’nin tazminat sürecinde bazı sıkıntıları ortaya çıkmaktadır.
Adli Muayene Formunda Sağlam Gerçekte Sakat
Bu örnekte de görüldüğü gibi adli muayene formunda gidilen hastane acilinde yapılan tetkiklerin eksik olmasından ötürü kişinin sıkıntısı kaza anında veya yakın sürede kayda geçirilmemiştir. Bu evraklar ile sigorta firmasına yapılan başvurular illiyet bağından ötürü ret edilmekte veya araştırılması istenen dosyalar arasına alınmaktadır. Aslında kaza geçiren kişi orada tüm filmlerinin çekilmesini istese belki kırık fark edilecek ve kayıtlara kaza sonrası yaşadığı sıkıntı yansıtılacaktı. Kazanın üstünden belli süre geçtikten sonra ortaya çıkan arazlar acaba başka kazada mı oldu hissini uyandırdığından mağdurun tazminat sürecinde birde bu sıkıntı ile karşı karşıya kalmasının yolunu açmaktadır.
Kazalarda İlliyet Bağı Nasıl Kurulur?
Trafik kazalarında çok önemli konulardan biri olan illiyet meselesinin nasıl kurulduğu veya hangi durumlarda illiyet bağına ihtiyaç olabileceğini sizlere detaylı olarak anlatalım. İlliyet bağı sorunu yaşamamak için öncelikle kaza sonrası hastane tetkiklerini tam olarak yaptırmalıyız. Sonrasında adli muayene raporu tutulurken sıkıntılarımızın en iyi şekilde kâğıda geçmesini isteyebiliriz. Zarar gören uzuvlarımızı detaylı olarak anlatmalıyız. Bir örnek daha vermek gerekirse araç kazasında kafasını çarpan kişi kafasındaki yara izini pansuman yaptırdıktan sonra kulağındaki çınlama sesi nasıl olsa geçer diye doktora müdahale yaptırmıyor. Daha sonrasında kulakta işitme kaybı meydana geliyor. Bunun da bir tazminat talebi olabileceğini dikkate alınmıyor. Sonrasında sigortaya yapılan başvurularda acaba kulakta işitme kaybı ne zaman oldu. Kaza ile bağı ne vs. gibi birçok durum ortaya çıkıyor. Bu durumda da yeniden bazı tespitlerin yapılması kişinin kaza sonrası nasıl bu duruma geldiği kazaya bağlı arazları ile durum tespiti yapılması zorlaşmaktadır. İlliyet bağı kurulmasında tedavi süreçlerinin iyi yönetilmesi kaza sonrası gerekli tetkiklerin tam olarak istenmesi şuramda bir sorun var ama önemli değil demeden sürece müdahil olunması şarttır. Ardından da kaza sonrası hastane süreci bu şekilde yönetilirken diğer yandan da kaza tespit tutanağı ve savcılık süreci evraklarında ifadelerde de eksiklik kalmaması çok önemlidir. Yine illiyet bağında hastane girişlerinde bazen adli muayene formu ya da raporu tutulmamakta o konuya da özellikle dikkat etmek gereklidir. Yine Adli muayene formlarında Trafik Kazası ibaresi olmasına dikkat edilmeli gerekirse de hekimden detaylı bilgi yazılması istenmelidir. Ülkemizde vatandaşlarımızın genelinin yaptığı kazaya bağlı illiyet meselesinde bir hata da karşı taraftan şikayetçi olunması durumudur.
Kaza Sonrası Şikâyetçi Olmama Durumu
Burada bahsedeceğimiz konu genellikle araçların yayaya çarpması durumunda olan vakalardır. Bir örnek ile size durumu açıklayalım. İstanbul Esenyurt’ta kaldırımda oturan Ayşe Hanım, yan dükkâna mal indirmeye çalışan kapalı kasa aracın geri geri gelirken kendisine çarpması sonrası yere düşerek yaralanmıştır. Daha sonra şoför hanım efendiye yardım ederek tekrar sandalyeye oturtmuş ve çevredekiler polisi arayıp ekip otosu olay yerine gelmiştir. Ardından zarar veren şahıs kadından özür dileyerek şikâyetçi olmayın talebinde bulunmuş. Olayın sıcaklığı ile kalçasındaki kırığı fark etmeyen Ayşe Hanım polislere şikâyetçi olmadığını belirterek ve durumunun iyi olduğunu belirterek olduğu yerde oturmaya devam etmiş. Şoför kendisine numarasını vererek olay yerinden uzaklaşmıştır. 15 -20 dakika sonra sandalyeden kalkmaya çalışan kadın kalkamayınca etraftakiler ambulans çağırmış ve hastanede kalça kemiği kırığı tespit edilmiştir. Sonrasında zarar veren kişiyi aramış ancak kişi ben size çarpmadım diyerek olayı kapatmaya çalışmıştır. Burada da Arıkan Hukuk Bürosu olarak yaptığımız çalışmalar ile illiyet bağını kurduk ancak eğer bu vakada üstüne düşülmeyin ve bu alanda uzman olmayan bir kişi ile yola çıkılmış olsaydı büyük ihtimalle kişi çektiği sıkıntı ile kalacaktı. Zira olay yerinde hiçbir şekilde bir kayıt veya şahit maalesef yoktu. Bunun gibi birçok örnek verilebilmektedir. Burada bilinmesi gereken durum yaralanmalı kazalarda karşı taraftan şikâyetçi olmanın bir sorun teşkil etmediği gerçeklerin ortaya çıkmasına ışık tuttuğudur. Bu bakımdan ister hastane ister polis jandarma veya diğer süreçlerde taleplerin tam yerine getirilmesi önemlidir.
Arıkan Hukuk Bürosu olarak özellikle trafik kazalarında illiyet bağı sorunu yaşadığınız durumlarda ofisimizle iletişime geçerek destek alabilirsiniz. 0507 371 1717 nolu numaradan ve bu numaraya ait Whatsapp hattımızdan bize ulaşabilirsiniz.