İçindekiler
Türkiye’de her yıl binlerce trafik kazası meydana geliyor. Bu kazalarda yüz binlerce aile mağdur olmakta ve geriye ise binlerce yaralı ve ölü sayısı çıkmaktadır. Ülkemizde bu kadar trafik kazası yaygın olunca bu kazalar sonrası bedeni tazminat ödemeleri ile alakalı da bir çok sorular kafalarda dolaşmaktadır. Bunlardan bir tanesi olan adli tıp raporu ile trafik kazası sonrası sigorta firmalarından tazminat alabilir miyim? sorusuna bugünkü makalemizde cevap arayacağız.
Namı değer ATK yada geniş anlamı ile Adli Tıp Kurumu Raporu ile ilgili olayı örneklerle açıklamaya çalışalım. 2018 yılında Bursa’da gerçekleşen bir trafik kazasında M.Ş adlı kazazede araçta yolcu konumunda seyahat ederken trafik kazası meydana geliyor. Ortaya çıkan bu kazada M.Ş adlı kazazede ayak kırığı ve omuz kırığı tedavisi görüyor. Sonrasında trafik kazası dolayısı ile karşı aracın sigortasından tazminat alınabileceğini öğrenerek bir avukattan destek alarak sigorta tazminat sürecini başlatıyor.
6 aylık iyileşme süresini bekleyen kazazede daha sonra avukatının da yönlendirmesi ile bir adli tıp kurumuna başvuru yaparak engelli sağlık kurulu raporu alıyor. Bu rapor ile bedeni maluliyet tazminatı için sigorta firmasına talepte bulunan kişi ve avukatı bir süre sonra ödemenin Adli Tıp Kurumu raporunun kanunlara uyuşmadığı gerekçesi ile ret cevabı alıyor. Ret gerekçesinde bazı engellilik kanununa ve maddelerine atıfta bulunan sigorta firması kişinin ödemesini sonuç olarak yapmıyor. Ardından kişi süreci araştırmaya başlıyor ve bu konuda Arıkan Hukuk Bürosu’na başvuru yapıyor. Yaptığı başvuru sonrası durumunu araştıran sigorta tazminat uzmanı Avukat Erkan Behçet Arıkan sigortanın ret gerekçeleri ile birlikte yeni bir yol haritası çiziyor. Kişi kısa zamanda tazminatına kavuşuyor.
Adli Tıp Kurumu Raporları Neden Sigortalarca Kabul Görmüyor
Adli tıp kurumu raporları sigorta şirketlerinin yaralanmalı trafik kazalarında para öderken çok temkinli yaklaştıkları bir rapor türü gibi görünse de aslında mahkeme ve davalarda neticeyi belirleyen rapor ATK’lardır. Bu bakımdan bakıldığında aradaki çelişki biraz sizlerin de kafasını karıştırabilir.
Adli tıp kurumu raporlarının bir çoğunun “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmeliğin 7. Maddesini tam barındırmadığı yönünde yaygın bir görüş vardır. Peki bu 7. Madde nedir ve neden Adli tıp kurumunca verilen raporlar sigorta tazminat ödemesinde sorun olmaktadır. 20 Şubat 2019 tarihinde güncellenen yeni yönetmeliğe göre madde 7 şu bilgileri içermektedir. Yetkili Sağlık Kuruluşları başlığı altında gösterilen madde şu açıklamaya sahiptir.
MADDE 7 – (1) Bu Yönetmelikte belirtilen raporları düzenlemeye yetkili sağlık kurum ve kuruluşları ile hakem hastaneler Sağlık Bakanlığınca belirlenir ve Bakanlığın internet sitesinde yayımlanır.
(2) Yetkili olmayan sağlık kurum ve kuruluşları ile 6 ncı maddede belirtildiği şekilde sağlık kurulunu teşkil edemeyen sağlık kurum ve kuruluşlarının verdiği raporlar kurumlarca değerlendirmeye alınmaz. Bu maddeye bakıldığında aslında öncelikle Adli Tıp Raporu aldığınız kurumun yetkili olup olmadığının öncelikle tespit edilmesi şarttır. Acaba bu rapor gerçekten bakanlığın belirlediği şartları veya işaret ettiği kurumlardan birine ait mi sorusunun cevabı evet olmalıdır. Eğer değilse bu rapor olarak kullanılmaz sadece bir görüş yada mütalaa olarak kalır. Bu aşamayı geçtikten sonra adli tıp kurumunca verilen raporun diğer aranan şartı ise güncel prosedüre göre düzenlenmiş olmasıdır.
Engelli sağlık kurulu yönetmeliği zaman zaman değişikliklere uğramakta ve bu değişiklikler sonrası da çıkan raporları şekil veya içerik olarak bu kanunlara veya yasal değişikliklere göre düzenlenmesi gerekmektedir. Erişkinler için terör ve kaza ve yaralanmaya bağlı durum bildirir sağlık kurulu raporunun düzenlenme usulü son yapılan değişiklikte 9. Madde olarak belirtilmiştir. Bu madde de çeşitli detaylar ise şöyledir.
MADDE 9 – (1) İş kazası ve/veya meslek hastalığı dışındaki terör/kaza/yaralanma nedeni ile meydana gelen fonksiyon kayıplarında Ek-4’te yer alan Erişkinler İçin Terör, Kaza ve Yaralanmaya Bağlı Durum Bildirir Sağlık Kurulu Raporu düzenlenir.
(2) Erişkinler İçin Terör, Kaza ve Yaralanmaya Bağlı Durum Bildirir Sağlık Kurulu Raporu, kurumlar tarafından resmi yazı ile terör/kaza/yaralanmaya ilişkin belgelerle birlikte yetkili sağlık kurum ve kuruluşundan talep edilir. Rapor düzenlenmesine ilişkin süreç bu Yönetmeliğin 8 inci maddesine göre yürütülür.
(3) Bu raporlar Ek-2’de yer alan rapora göre düzenlenir. Raporda, var olan kronik hastalıklara ilişkin fonksiyon kayıpları belirtilmez. Erişkinler İçin Terör, Kaza ve Yaralanmaya Bağlı Durum Bildirir Sağlık Kurulu Raporlarında tıbbi tedavi ve rehabilitasyon süreci esnasında süreli, tamamlandıktan sonra sürekli/süreli rapor verilmek üzere fonksiyon kayıplarının değerlendirilmesi yapılır. Bu maddeye bakıldığında da Adli Tıp Raporu alırken bu kez yapılması gereken ilgili kurumdan öncelikle talepte bulunmak bu talep sonrası evrakı belirtilen hastane veya kurum ile paylaşarak süreci yönetmektir. Ancak adli tıp kurumlarından alınan raporlarda sigortalarca kabul görmeyen bir diğer husus ise raporda adı olan kişilerin uzmanlıkları meselesidir.
Adli Tıp Raporunu Kimler İmzalar
Klasik adli tıp raporlarına bakıldığında genelde rapor düzenlenirken 3 tane adli tıp uzmanı tarafından raporların imzalandığını görürüz. Genelde bu raporlarda imza kısmında kişilerin uzmanlıkları şu şekilde belirtilir. Adli Tıp Uzmanı Bilirkişi sıfatı ile genelde raporlar imzalanır. Adli tıp kurumu raporlarında genelde 3 imza olurken bazı adli tıplarda imza sayısı yükselmektedir. ATK raporlarında diğer uygulama ise Adli tıp ana bilim dalı adı altında imzalanması bu şekilde imzalanana raporlarda Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı’nın da imzası olmaktadır. Tüm bu süreçlere bakıldığında adli tıp kurumundan gelen raporlarda kişilerin ödememe alamama nedenlerinden bir tanesinin aslında altında imzası olan kişilerin hangi alanda evrakta değerlendirme yaptığı net olarak anlaşılmamaktadır. Yani Fizik tedavi alanında X kişi ayrıntılı tetkikleri yaptı ve raporu imzaladı. Beyin cerrahi alanında Y kişisi değerlendirmeleri yaptı ve imzaladı. Adli tıp raporlarında klasik hastane raporlarında gibi bu tarz bir açıklamama olmaması da bu raporlarda ödememe yamama nedenleri arasında sayılabilir.
Elimde Adli Tıp Raporum Var Tazminat Alamayacak Mıyım?
Aslında bu sorunun cevabı elbette alacaksınız ama nasıl? Burada devreye birkaç faktör girmektedir. Şimdi düşündüğünüzde bireysel olarak kaza geçirdiniz ve sonrasında sigortadan tazminat alabilmek için kendiniz bizzat adli tıp kurumuna başvuru yaparak rapor aldınız. Bu rapor ile ödeme alırken sigorta size ya cevap vermedi veya heyet ile ilgili raporun sağlık kurulu ölçütlerinde olmadığı yönünde size beyanda bulundu. Bu durumda bilmeniz gereken öncelikle bir avukat desteğine ihtiyacınız olduğu ve rapor sürecinde yapılan eksikliklerden ötürü ödeme alma noktasında sıkıntı yaşayacağınız. Peki bunu nasıl aşacağız derseniz burada devreye uzman ve sigorta hukuku alanında çalışan avukat Erkan Behçet Arıkan’a kulak verelim. Arıkan; bu durumlarda aslında müvekkillerin bilmesi gereken ilk şey sigorta tazminat hukukunun çok geniş bir alan olduğu ve bu alanda kişilerin tek başına çıkışı bulmamalarının çokta kolay olmadığıdır. Bu bakımdan öncelikle uzman görüşü ile yola çıkılması şarttır. Sonrasında eldeki veriler ile karşı tarafın savları ortaya konularak çıkış için en kısa sürede tazminata kavuşma noktasında yapılması gerekenleri hızlıca yapmak şarttır. Burada ilk olarak raporun güncel mevzuata uygun hale getirilmesi ve sonrasında da ilgili sigorta firması ile bizzat görüşerek dosyanın kişinin lehine olabilecek en iyi sonuçla tamamlanması gerekir. Bu sorunu yaşayan kişilerin adli tıp raporu ile bile tazminat alamıyorum soruları içinde boğulmadan uzman görüşü ile yola devam etmeleri şarttır.
Kaza Sonrası Adli Tıp Raporu Mu, Devlet Hastanesi Raporları Mı Tercih Edilmeli?
Ülkemizde yönetmelik her geçen gün değişirken buna ayak uydurmak işleri hızlandırmakta ve kazazedelerinde haklarını bir an önce almasını sağlamaktadır. Tam bu noktada yapılması gereken şudur. Öncelikle sizden talep edilen evrakın ne olduğunu anlamak ve ona göre yol izlemektir. Adli tıp raporlarında istenen evraklarda eksik gelebilecek bir hamle gözünüze geliyorsa uzak durmakta fayda vardır. Ama bu sorun eğer devlet hastanesi veya üniversite hastanesi raporlarında ise bu kez onlardan uzak durarak yol izlemek şarttır. Aslında işin özü dönüp dolaşıp kurallara uygun raporun ve firmalarca talep edilen evrakın yönetmelikçe desteklenen şekilde tanzim edilmesidir. Bunu başardıktan sonraki süreci yönetmek avukatlarca çok daha kolay olacaktır.
Sağlık Kurulu Raporu İle 45 Günde Tazminat
Ülkemizde en büyük sorunlardan bir tanesi de sağlık kurulu raporu aldınız sigortaya başvuru yaptınız ama sigorta ne cevap veriyor nede ödemenizi yapıyor. Bu durumda da yapılması gerekenlerin gerçekten uzman ve trafik tazminat hukukunda donanımlı olması şarttır. Aksi durumda tüm süreçleri tamamlasanız bile ödemeye bir türlü kavuşamama durumunuz devam edecektir. Yine bakıldığında tazminat süreçlerinde en bilinen durum sigorta ödeme yapmadığında tahkim kuruluna başvurmak ve burada kazazedenin hakkını aramaktır. Ancak son dönemde bu kurumdan da kişilerin çok memnun kalmadığını düşünürsek zira yeniden rapor isteme, süresinde cevap verilmeme, istenen evraklar için taleplerin kısa sürede karşılanması durumu vb. gibi birçok sorun ortaya çıkmaktadır. Bakıldığında firmaların dosyaları karar sonrası istinafa taşımaları da ayrı bir problemdir. Tüm bu nedenlerden ötürü elinizde hali hazırda heyet raporu veya diğer adı ile sağlık kurulu raporu var ise profesyonel destek almanız sizi kısa zamanda tazminata taşıyacaktır.